İlk Sergim (Ön Kabul) Seçkisi

İlk Sergim (Ön Kabul) Seçkisi

İlk Sergim (Ön Kabul) Seçkisi

BUGÜN GÜZEL ŞEYLER OLACAK!

İlk duyurumuzu 19 Mayıs 2021 Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı gibi anlamlı bir günde ve fotoğraftaki “genç soluklara” açık bir çağrı şeklinde yaptık. 

Atatürk’ün izinde yürümenin verdiği sorumluluk ve azimle, geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlerimizi her alanda desteklemek bu milletin her vatandaşı için bir ödevdir dedik. Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu olarak fotoğraf sanatı alanında gençlerimize geleceğimize destek olmak için gerçekleştireceğimiz bir dizi etkinliğin bu ilk duyurusunda üretim yaptığı halde sergi imkanı bulup açamayan ya da kafasındaki fotoğraf projesini hayata geçiremeyen, yarıda bırakan gençlere seslendik. Bu nedenle projemizin birinin adı “İLK SERGİM” diğeri de “YARIM KALMASIN” oldu.

Güzel üretimler yapabilen, heyecanlı, bir şeyler paylaşmak isteyen gençlerin elinden tutalım bunlara sergi imkanı verelim, onları tanıyalım ve tanıtalım diye yola çıktığımız “ İLK SERGİM” projesi sonlandı. Güzel bir katılım oldu Danışma Kurulunda değerli hocalarımız Prof. Dr. Erol Özer, Doç. Dr. İsmail Keskin, Dr. Öğretim Üyesi Ahmet İmançer, Dr. Öğretim. Üyesi Baybars Sağlamtimur ve Dr. Abdullah Sezgin’nin değerlendirmeleri sonrasında 8 arkadaşımızın çalışmalarını ön kabul aşaması olarak belirledi. Yönetim kurulumuz, bunların içinden 3 kişinin çalışmalarını “ İLK SERGİM” projemizin ilk başaranları olarak değerlendirdi. 

Ayrıca Yönetim kurulu olarak aldığımız bir kararla biz bu akşam seçkide görev alan hocalarımızla birlikte bu sekiz genç arkadaşımızı ve çalışmalarını sanal galerimizde açacağımız sergileri ile sizlerle tanıştıracağız.  

Sizleri onların heyecanlarına tanık olmaya ve destek vermeye bekliyoruz.

Dediğim gibi bugün “güzel şeyler” olacak, bekliyoruz.

Sefa Ulukan

TFSF Y.K. Başkanı

...

Abdurrahman KURT

1992 Ankara doğumlu ve Ankara üniversitesi Biyoloji bölümünden 2015 yılında mezun oldu.

2015 yılında Ankara Üniversitesinde temel fotoğrafçılık eğitimi aldı ve Fotoğraf Sanatı Kurumu Derneği Fotoğraf Uygulama  (2016), Genel Doğa Fotoğraf Atölyelerine (2017) katıldı. 2019 yılında Fotoğraf Sanatı Kurumu Derneğine üye oldu. AFIAP unvanını kullanma hakkı kazandı. 2016-2021 yılları arasında katıldığı ulusal ve uluslararası çeşitli yarışmalarda sergileme, mansiyon, ödül ve özel ödüller kazandı.

Türkiye’nin Kelebekleri 

Türkiye, kelebek zenginliği bakımından dünyada önemli bir yere sahiptir. İçlerinden 50 kadarı endemik olmak üzere yaklaşık 380 türü barındırır. Kelebekler önemli polen taşıyıcıları, çevre sağlığının önemli belirteçleri ve ekolojik dengede kilit role sahiptirler. Kelebekler çevresel değişikliklere karşı oldukça hassas canlılardır. Türkiye'de bulunan doğal yaşam alanları üzerinde yapılan yapılaşma, sulak alanların kurutulması, tarımda zirai ilaçların bilinçsiz kullanımı, baraj ve hidroelektrik santralleri ile dere yataklarının kurutulması gibi doğal yaşam alanlarının tahribine yönelik faaliyetler ne yazık ki kelebek ve birçok canlı türünün yaşamına hızla zarar vermektedir. Bu sergide onların güzelliklerine, özgürlüklerine, duyarlılıklarına ve korunmaya ihtiyaçları olduklarına vurgu yapılmaktadır. Herkesin bu sergiyi keyifle izlemesini ve Türkiye'nin güzelliklerinden kelebekler ve birçok canlı türlerinin korunması üzerine düşünmesini dilerim.

...

Fatih YILMAZ

1993 doğumluyum. Şu an da Bitlis ilinde devlet kurumunda Fen Bilimleri Öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Fotoğraf serüvenim Bitlis’te başlamadı tabii. Üniversitede arkadaş vesilesi ile hobi olarak giriştiğim fotoğrafçılık hayatıma bugün Türkiye’nin hemen hemen her ilinden fotoğrafları kadrajıma yansıtmaya devam ediyorum. Bu serüvenlerim süresince fotoğraf makinem hep boynumda asılı duruyor.Destinasyonlarım arttıkça ruhum genişliyor. Dünyayı kendi gözlerimle görmek istiyor, dünyanın her noktasında bir anım olsun istiyorum. Gezip gördükçe ve o anları fotoğrafladıkça içimdeki odalar artıyor benim. Niyetim içimde sayısız odası olan bir saray oluşturmak.

Gezmeyi ve gezerken fotoğraflamayı, yeni kültürler tanımayı ruhumun ihtiyacı olan en

temel şey olarak görüyorum. Fotoğrafını çektiğim insanların acılarına ortak olabilmek, sevinçlerini hissedebilmek paha biçilmez bir duygu benim için. O yüzden yaşam fotoğrafları ilgimi en çok çeken alan.Sanırım Fotoğraf benim ruhumu, hissettiklerimi ifade ediş biçimim.

Sergi fikri uzunca zamandır aklımda olan bir plandı. Objektifimden çıkan fotoğrafların sadece

bende saklı kalmamalı, herkes ile paylaşmam gerektiğini biliyordum. Nasıl olsa sanat tamamen toplum içindir.

Şimdi TFSF vesilesiyle kadrajıma yansıyanları tüm Türkiye’ye tanıtma vakti.

...

Hatice Tuğba KARAYAMA

1995 yılında Ankara’da doğdu. Lisans eğitimini 2018 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Mimarlık Bölümünde tamamladı. Aynı yıllarda Anadolu Üniversitesi, Fotoğrafçılık ve Kameramanlık Bölümünde önlisans eğitimi aldı. Halen ODTÜ Mimarlık Bölümünde yüksek lisans çalışmalarını yürütmekte ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesinde Araştırma Görevlisi olarak görev yapmaktadır. Ankara ve Bolu’da mimarlık öğrencilerine yönelik fotoğraf etkinlikleri düzenlemektedir.

Sanatlar Arası Bir İlişki

Mimari tasarım ve fotoğraf görsel estetiğin ön plana çıktığı iki ayrı alan olsa da, tarihsel gelişimleri incelendiğinde iki sanatın yollarının sık sık kesiştiği görülebilir. Tarihte çekilen ilk fotoğrafların mimarlığın ürünü olan yapıları ve sokak silüetlerini konu edinmesinden modern mimarlık teorisi içerisinde fotoğrafın özellikle Le Corbusier’in manzarayı çerçevelemek ve bina inşa ederken fotoğraf çekmek söylemleri ile yer almasına kadar tüm bu kesişim noktaları, mimarlık ve fotoğraf disiplinlerinin sürekli bir ilişki içinde olduğunu gösterir niteliktedir. Bu ilişkinin farkında olmak, mimarlara ve fotoğraf sanatçılarına da çeşitli fırsatlar sunabilmektedir. Örneğin, mimarlık fotoğrafçılara geniş bir konu zemini oluştururken; fotoğraf da özellikle eğitim sırasında mimar adaylarına, mekan ve kent estetiğini fotoğraf algısı üzerinden okuyup tasarlayabilme, mimari ürün ve çevre ilişkisi üzerine düşünebilme, detaydan bütüne tasarımı oluşturan ögelerin estetiğe etkisinin farkına varabilme, kullanıcı gözünden mekanı algılayabilme gibi mekan tasarımının temel konularında yardımcı olabilmektedir. Hem mimarlık hem de fotoğrafçılık eğitimi almış olmanın etkisiyle, ben de yıllar boyu bu karşılıklı ilişkinin faydasını tüm çalışmalarımda gördüm. İki sanata da gönül vermiş biri olarak ne mimarlığımı fotoğraftan ne fotoğraflarımı mimarlıktan ayırabiliyor, ne de kendimi iki sanatın birinden ayrı düşünebiliyorum. Fotoğraf ve Mimarlık ilişkisini yansıtmaya çalıştığım ve Sanatlar Arası Bir İlişki adını verdiğim bu seçkiyi Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu ve fotoğrafseverler ile paylaşmaktan onur duyarım.

...

İbrahim Kağan DALKIRAN

16 Mart 1999 yılında, Denizli’de doğdu. İlkokul ve Ortaokulu Merkez İlköğretim Okulunda okudu. Liseyi Hakkı Dereköylü Güzel Sanatlar Lisesi, Resim Bölümünde okudu. Lise döneminde fotoğrafa ilgi duymaya başladı.2016 yılında Medipol Üniversitesi fotoğraf yarışmasında Türkiye 2.si oldu. 2017 yılında Uluslararası Lion Derneği’nin düzenlediği ‘’Sokak Kültürü’’ temalı fotoğraf yarışmasında sergileme ödülü aldı. 2017 yılında Hacettepe Güzel Sanatlar Fakültesinde Grafık Tasarım bölümünü kazanarak lisans öğrenci olarak okumaya başladı. 2018 yılında Festival Otobüsü projesi ile halk dansları yaptı ve ülkesini temsil etmek için yurt dışında bulundu.2021 yılında Hacettepe Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümünden mezun oldu. 2021 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler biriminde Grafik Tasarım ve Fotoğraf üzerine staj yaptı. İleri de fotoğraf ve video üzerine çalışmak istiyor. Ülkesinin güzelliklerini tanıtmak ve Dünya'ya duyurmak istiyor.

Hakkımda

Fotoğrafın karanlık odadan çıkışından itibaren insanlar anı yakalama ve görüntüyü hapsetmeye çalışmışlar ve sonucunda bunu başarmışlardır. O dönemden bu döneme, milyonlarca fotoğraf ve fotoğrafçı ortaya çıkmıştır. İşte bende onlardan biriyim. “Fotoğrafı makine değil insan çeker” demiş, Henri Cartier BRESSON. Fotoğrafçıyım çünkü fotoğraf makinesi benim.

Görüntüyü sadece bir araç ile kaydediyorum. Günlük hayatı fotoğraflıyorum. Görüyor, izliyor ve yakalıyorum. Günlük hayatta baktığımız şeyleri görmeye çalışıyorum. Detaylarla fark yaratırken, hisleri de ön planda tutmaya çalışıyorum. Fotoğraflarımı siyah beyaz sunuyorum. Renklendirmesini ve renklendirirken fotoğraflarımla dans etmenizi umuyor, iyi izlenimler diliyorum.

...

Yusuf YILMAZ

Ben Yusuf Yılmaz, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Ve Sinema bölümünden 2021 yılında mezun oldum. Lise hayatımdan beridir fotoğrafçılığa karşı olan merakımı üniversitede giriş seviyesi bir DSLR ekipman edinerek artık pratik yapmaya başlamıştım. Üniversite hayatımda İstanbul Üniversitesi Fotoğraf Kulübünün yönetiminde yer alarak, fotoğraf gezileri ve fotoğraf eğitimleriyle ilgili workshoplar düzenlenmesinde katkılar sağladım. Üniversite derslerimin dışında aynı zamanda part-time fotoğraf işlerine de gidip hem öğrenciliğimde ek gelir hem de mesleki ilerleyişime katkıda bulunmak istedim.

4. Sınıfa geldiğimde Üniversitemiz ve İstanbul Valiliği arasında imzalanan bir protokol anlaşması gereğince üniversite öğrencilerinden bazıları İstanbul Valiliği Basın birimi bünyesinde çalışmalarda yer alma imkanı buldum.

İstanbul’un Sükutu

Özellikle pandemi ve yasak zamanlarında dışarı çıkma çıkma izinlerim olduğu o günlerde çektiğim fotoğrafları bir temaya sığdırıp TFSF’nin düzenlediği bu yarışmaya katılmak ve kendimi göstermek, ilk defa sergi sahibi olmak için seçtiğim bu fotoğraflar ile başvurdum.

Dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan Coronavirüs pandemisi sebebiyle alınan tedbir kapsamları gereği İstanbul’da ilan edilen sokağa çıkma yasağı sonrasında, İstanbul’un sokakları tarihte eşine az rastlanır şekilde sessizliğe ve yalnızlığa gömüldü. Çektiğim her fotoğraf karesinde, şahit olduğum anlarda duygu yüklü zamanlar yaşadım. İstanbul’da bu anları ölümsüzleştirmek benim için tarif edilemez bir his ve şanstı. Vizörümden yansıyanları TFSF’nin bizlere sunduğu bu sergiye göndermek istedim.