Kişisel Bilgiler
Unvan
İsim Soyisim Duygu Nazire KAŞIKCI
Biyografi

1983 yılında doğdu. Gazi Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölümünde Lisans, ODTÜ’de aynı bölümde Doktora ve Anadolu Üniversitesi Fotoğrafçılık ve Kameramanlık bölümünde ön lisans eğitimini tamamladı. 

2008 yılında FSK’ da temel fotoğraf bilgisi seminerine katıldı. 2009-2012 dönemlerinde FSK YK Genel Sekreteri, 2013-2014 dönemlerinde FSK YK Başkanlığı ve 2015-2016 dönemlerinde FSK Denetleme Kurulu Üyesi, 2018 yılından beri KASK YK üyesi ve 2022 itibariyle KASK YK Başkanı olarak aktif bir şekilde dernek çalışmalarında bulunmaktadır. 2017 yılından beri TFSF YK Üyesi olarak görev almaktadır. 

Temel Fotoğraf Bilgisi, Makro Fotoğraf ve Fotoğraf Gösterisi Hazırlama seminerlerinde görev aldı. TFSF tarafından yürütülen Temel Fotoğraf Bilgisi kitabının bölüm yazarlığını yaptı. Kocaeli Üniversitesi’ nde “Temel Fotoğraf Bilgisi Dersi” verdi.

Çeşitli fotoğraf yarışmalarında ödül ve sergilemeleri, farklı yerlerde sunduğu fotoğraf gösterileri ve karma sergilerde fotoğrafları bulunmaktadır.

FSK ve KASK üyesidir.

Halen Marmara Üniversitesi GSF Fotoğraf bölümünde Yüksek Lisans eğitimine devam etmektedir. Kocaeli Üniversitesi’nde Doktor Öğretim Üyesi olarak çalışmaktadır.

MANİFESTO

“Her toplum sonunda kendi cadısını yaratır”

 Ahmet Güngören, Cadıların Günbatımı

Cadılık kavramı her ne kadar ortaçağ dönemini hatırlatsa da aslında kökeni çağlar öncesine dayanmaktadır. İlkel çağlarda, erkekler avlanırken, kadınlar bitki ve sebze toplamak için doğanın inceliklerini keşfetmiş ve doğanın bilgisine sahip olmuştu. Kadın, bilimden yararlanarak şifacılık yapmaya başlamıştı. Antik Yunanda da “cadı”, şifa dağıtan kadınlara atfedilmektedir. İngilizcedeki cadı (witch) sözcüğü ise wicca’dan yani ‘bilge kadın’dan türetilmiştir. Ebelik yapan, şifalı bitki ve otların iyileştirici özelliklerini bilen ve kullanan bilge kadın anlamına gelen cadı sözcüğü, ataerkil yaşam tarzıyla birlikte olumsuz anlamlar kazanmıştır. Çünkü erkekler, şifayı bilenin kadının hasta etmeyi de bileceğinden korkmuş ve korkulan kadınlar cadı olarak damgalanmıştır. Bu yüzden de cadılar, kadın kimliğinde resmedilmiştir.

Kadınların cadı olarak itham edilmesinin altında yatan diğer nedenler ekonomik, ideolojik ve dinsel temellere dayanır. Bağımlı, pasif, itaatkâr, uysal ve şefkatli olan kadın, ideal kadın tipi iken bunun tam aksi olan bağımsız, aktif, korkusuz ve güçlü olan kadın ise toplumda cadı olarak etiketlenir. Doğası gereği zayıf olmayı kabullenmeyen, iktidar gücünü paylaşmak isteyen, kamusal alanda hareket edebilen, erkeğin ötekisi olmak istemeyen bağımsız, cinselliği dert etmeyen ve toplumsal cinsiyet rollünün dışında kalan kadın; eril hegemonyaya karşı bir başkaldırı ve tehlike olarak görülmektedir. Bu yüzden, topluma ait imgelerin barındığı masallarda “korkunun kadınları”, çirkin, yaşlı, öfkeli, kıskanç, belalar saçan kötü kalpli bir cadı olarak resmedilmektedir. Öte yandan, ideal kadın dışındaki tüm bedenler çirkindir bu yüzden “cadı” prototipi de çirkindir.

Günümüzde kadınlar, belirli ülkelerde haklarının birçoğuna erişmiş olsa da ataerkilliğin hüküm sürdüğü toplumlarda hala kadın düşmanlığı, adil olmayan tutum, dışlama, hor görme, şiddet ve yıldırma davranışları devam etmektedir. Kadın kendine atfedilen rolleri reddetmesinin -cadı olarak yaptığı kötülüklerin- karşılığını kötülük ile alması bir çok toplumda meşrulaştırılmaktadır.

Duygu Nazire KAŞIKCI

Şubat 2022

Katıldığı Sergiler
Sergi Adı
Düzenleyen Kurum / Kurumlar
Sergi Başlangıç Tarihi
Sergi Bitiş Tarihi
Fotoğraf Sanatı Kurumu Derneği (FSK)
09.03.2022
05.03.2023
Duygu Nazire
1 Sergi
Katılımı
9 Fotoğraf Adedi
127 Profil Görüntülenme